
İçindekiler
Ticaret, yapısı itibarıyla sürekli nitelikte karşılıklı alışveriş barındıran bir ilişki olup günlük hayatın bir parçasıdır. Ticaret yapan insanlar, aralarındaki para alışverişini çeşitli yollarla yapabilir. Sadece nakit para gibi bir kısıtlama bulunmamaktadır. Ödeme, banka hesabında havale yapmak gibi bir şekilde de gerçekleştirilebilir. Bununla birlikte kanunların para yerine geçen bir değer olarak gördüğü başka belgeler de vardır. Bu belgeler, sahibine onu bir para gibi kullanma hakkını verir. Hukukta bu belgelerin karşılığı senettir. Ancak bazı durumlar bu senetler çeşitli sebeplerle kullanılamaz hale gelebilir. Bu durumda senedin yükümlüsünün sorumluluğundan kurtulması için dava açması gerekir. Bu davanın adı senet iptali davasıdır. Şimdi bu davanın detaylarını inceleyelim.
Senet Kavramı
Hukukta senet, genel olarak bir borçlunun borcunu ödemeyi taahhüt ettiği ve alacaklısına verdiği bir yazılı belgedir. Bu belgeye sahip olan alacaklı, borçlusuna karşı bu senetle yasal haklara sahip olur. Bununla birlikte kendisinin de başkasına borcu varsa, bu senedi ona vererek borcundan kurtulabilir.
Uygulamada çeşitli alanlarda çeşitli senetler vardır. Bununla birlikte senet, yalnızca bir borç ikrarını içeren bir belge değildir. Bazı durumlarda hukuki bir işlemin varlığını belgeleyen yazılı belgeler de yine senet adını alır. Mesela bir taşınmaz satın alan kişinin elinde bir tapu senedi olur. Bu tapu senedi, ilgili taşınmazın malikinin o kişi olduğunu belgeler ve yasalar önünde delil niteliği taşır. Bizim burada inceleyeceğimiz senet kavramı ise, yalnızca yukarıda açıkladığımız bir borç ikrarı içeren belge olan senettir.
Borç ikrarı içeren senetleri iki kategoride inceleyebiliriz. Bunlardan ilki adi senet dediğimiz ve yukarıda tanımladığımız şekilde geçerli olan senetlerdir. Bu senetler, asıl alacağı doğuran hukuki ilişkiye bağlıdır. Bu hukuki ilişki uyarınca borcun sona ermesi halinde senedin de geçerliliği kalmaz. Bir diğeri ise kambiyo senedidir. Kambiyo senedi, asıl hukuki ilişkiden bağımsız olarak bir alacak ilişkisi doğuran senettir. Arada başka bir hukuki ilişki olsa bile, kambiyo senedinde önemli olan bu hukuki ilişki değildir. Senet, ayrıca bir borç ilişkisi oluşturur. Bu yönüyle kambiyo senetleri sebepten bağımsız senetlerdir.
Ticaret hukukumuzda üç çeşit kambiyo senedi vardır. Bunlar, poliçe, bono ve çektir. Poliçe, senedi düzenleyen kişinin, senedin muhatabı olan kişinin senetteki parayı bir başkasına ödemesi emrini içerir. Bono, poliçeden farklı olarak senedi düzenleyen kişinin aynı zamanda senedin muhatabı olduğu belgedir. Çek ise özel olarak bankanın, senedin sahibi olan kişiye senetteki tutarı ödemekle yükümlü olduğu belgedir.
Senet iptali davası işte bu kambiyo senetlerinden bono ve çek için geçerlidir. Şimdi bunlar için dava şartlarına bakalım.
Senet İptali Davası Şartları
Geçerli Bir Senedin Varlığı
Davanın en önemli şartı elbette ortada geçerli bir senedin bulunmasıdır. Yukarıda da açıkladığımız üzere, senet iptal davaları yalnızca bono ve çek için geçerlidir. Dolayısıyla bu davanın konusu olan bono ve çekin yasal olarak geçerli olması gerekir. Türk Ticaret Kanunu’na göre bono ve çekin taşıması gereken bazı şartlar vardır.
Bono için bu şartlar;
- Senet metninde “bono” veya “emre yazılı senet” ibaresi (senet başka bir dilde ise bu ibarelerin o dildeki karşılıkları),
- Kayıtsız şartsız bir borç ödeme vaadi,
- Vade,
- Ödeme yeri,
- Lehtarın adı,
- Düzenleme tarihi ve yeri,
- Düzenleyenin (keşidecinin) imzasıdır.
Çek için ise bu şartlar;
- Senet metninde “çek” ibaresi (senet başka bir dilde ise bu ibarelerin o dildeki karşılıkları),
- Kayıtsız şartsız bir borç ödemek için havale,
- Ödeyecek olan kişinin, yani muhatabın (bankanın) ticaret unvanı,
- Ödeme yeri,
- Düzenleme tarihi ve yeri,
- Düzenleyenin (keşidecinin) imzası,
- Bankanın çek için verdiği seri numarası,
- Bankanın çek için verdiği karekoddan ibarettir.
Bu şartları taşıyan senetler hukuken geçerli kambiyo senetleridir.
Senedin Zıyaa Uğraması
Senet iptali davası açmak için senedin zıyaa uğramış olması gerekir. Zıyaa uğraması, bu senedin çeşitli nedenlerle ibrazının imkansız hale gelmesi demektir. Kural olarak bir senedin ödenmesi için ibrazı gerekir. Senedin sahibi (hamili), senedin muhatabına senedi vermek suretiyle senedi ibraz etmiş olur. İşte bu ibraz işlemi çeşitli nedenlerle imkansız hale gelirse bu durumda senet zıyaa uğramış olur.
Senet çeşitli nedenlerle ziyan olmuş olabilir. Senedin, sahibinin elinden rızası dışında çıktığı halleri bu kapsamda saymak mümkündür. Senedin kaybolması, çalınması, gasbı, yanması ya da tahrip olması gibi hallerde senedin ibrazı imkansız hale gelir. Bu tip durumlarda senet zıyaa uğrar ve bu nedenle senet iptali davası açmak mümkün hale gelir.
Senet İptali Davasının Açılması
Senet İptali Davasının Tarafları
Yukarıdaki şartların varlığı halinde senet iptali davasını açmak mümkün hale gelir. Bu davayı, senedin yetkili alacaklısının açması gerekir. Bono ve çek gibi senetler piyasada dolaşan senetlerdir. Senet üzerinde alacaklı görünen kişi, bu senedi bir başkasına devredebilir. Devralanın üzerine adını soyadını yazıp imzalar ve senedi teslim alırsa ciro yapılmış olur. Ciro yoluyla senedi alan kişi senedi tahsil etmeye yetkili kişidir.
Çeklerde ise ciro ile birlikte yalnızca senedin zilyetliğinin devri bazı durumlarda yeterli olmaktadır. Senet üzerinde alacaklının adı açıkça yazmıyorsa, yalnızca “hamiline” yazıyorsa zilyetliğin devri yeterlidir. Senedin hamili, yani o sırada senedi elinde bulunduran kimse senedi tahsil etmeye yetkilidir. Davayı da senedin alacaklısı olan bu kişinin açması gerekir. Yargıtay, kararlarında tutarlı olarak senedi düzenleyen (keşide eden) kişinin dava açma hakkının olmadığını belirtmektedir.
Bu davaların davalısı yoktur. Kural olarak bu davalar hasımsızdır. Bu nedenle dava açılırken davalı gösterme zorunluluğu da bulunmamaktadır.
Görevli ve Yetkili Mahkeme
Senet iptali davasında görevli mahkeme asliye ticaret mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise senedin ödeme yeri ya da hamilin yerleşim yeri mahkemesidir.
Senet İptali Davasında Ödeme Yasağı Talebi
Yukarıda da açıkladığımız üzere senet çeşitli şekillerde zıyaa uğramaktadır. Bu haller içerisinde senedin tahrip olmasından başka, üçüncü kişilerin eline geçmesi durumları da vardır. Gerçekten de bu durumda senedi eline geçiren üçüncü kişiler senedi tahsil etmeye çalışabilirler. Zira senet, sebepten bağımsız olduğu için bu kişilerin alacaklarını ispat etme yükümlülüğü de yoktur. Bu da senedin asıl sahibinin hakkına halel gelme durumu vardır. Bu nedenle senet iptali davasını açan senedi tahsil etme hakkı olan alacaklı, mahkemeden ödeme yasağı talebinde bulunabilir.
Ödeme yasağı, senedin üçüncü kişilerce ibrazı halinde muhatabın ödeme yapmasını engellemektedir. Böylece senedin asıl hak sahibinin mağduriyet yaşamasının önüne geçilebilir. Ödeme yasağı kararı halinde çeklerde muhatap banka, bonoda ise muhatap borçlu, ödeme yasağına istinaden ödeme yapmama hakkına sahip olur. Ancak bono borçlusu, mahkemeden borcundan kurtulmak için talepte bulunursa, mahkeme kendisine borcunu ödeyebileceği bir tevdi yeri gösterir. Buraya borcunu ödeyen borçlunun ödeme yükümlülüğü sona erer.
Senedi Elinde Bulunduran Kişinin Davaya Etkisi
Senet iptali davasında senedi elinde bulunduran kişinin davaya önemli bir etkisi vardır. Mahkeme, bu kişinin ortaya çıkması için ilan verir. Eğer bu ilanlara cevap gelmezse, mahkeme senedin iptaline karar verir. Bu durumda davacı, senedin zayi olduğunu ispatlamış olur. Ayrıca senede dayanan hakkını senetsiz olarak ileri sürme hakkını da ele geçirir. Bununla birlikte, isterse kendisine yeni bir senet düzenlenmesini de isteyebilir. Ancak bunun için masraflarını karşılaması gerekir.
İlan neticesinde senedi elinde bulunduran kişi senedi mahkemeye ibraz ederse, bu durumda mahkeme davacıya iade davası için süre verir. Bu durumda davacı, senedi elinde bulunduran kişiye karşı mahkemenin verdiği süre içinde dava açmalıdır. Aksi takdirde mahkeme senedi ibraz edene geri verir ve varsa ödeme yasağını da kaldırır.
Senet iptali davası hakkında yazdığımız bu yazı bilgilendirme amaçlı olup hukuki görüş içermemektedir. Herhangi bir sorununuz olduğunda uzman bir avukattan yardım almanızı öneririz.